Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
uyuşurluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyuşum


uyutabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyutabilmek işi


uyutabilmek fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Uyutma ihtimali veya imkânı bulunmak

2. Uyutma becerisi bulunmak


uyutma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyutmak işi


uyutmak fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Uyumasını sağlamak, uyur duruma getirmek

2. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Acı, keder vb.ni hafifletmek

Örnek:

1. Yeisimi uyutmak için dimağımı tarih okumakla yoruyorum.

1. Yeisimi uyutmak için dimağımı tarih okumakla yoruyorum.

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , İlgi konusu olmaktan çıkarmak, unutturmak

4. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Aldatmak, kandırmak

Örnek:

1. Bugün yarın diye uyuttun durdun beni.

1. Bugün yarın diye uyuttun durdun beni.


uyutulabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyutulabilmek işi


uyutulabilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Uyutulma ihtimali veya imkânı bulunmak


uyutulma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyutulmak işi


uyutulmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Uyutma işine konu olmak


uyutuluş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyutulma işi


uyuverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyuvermek işi


uyuvermek fiil
Anlamı:

1. -e , -e , -e , -e , Kısa sürede uyum sağlamak

Örnek:

1. Çocuk sınıfındaki arkadaşlarına uyuverdi.

1. Çocuk sınıfındaki arkadaşlarına uyuverdi.

2. Ölçü bakımından uyum sağlamak

Örnek:

1. Getirdiği ayakkabı ayağıma uyuverdi.

1. Getirdiği ayakkabı ayağıma uyuverdi.


Telaffuz : uyu'vermek

uyuyabilme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyuyabilmek işi


uyuyabilmek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Uyuma ihtimali veya imkânı bulunmak

Örnek:

1. Bağırır, çağırır, şirretlik eder. Bu sefer de uyuyabilirsen uyu!

1. Bağırır, çağırır, şirretlik eder. Bu sefer de uyuyabilirsen uyu!

2. Uyuma becerisi bulunmak


uyuyakalma
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyuyakalmak işi


uyuyakalmak fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Ansızın uyumak

Örnek:

1. Teyzem de çok gecikiyor, uyuyakalmışım yeniden.

1. Teyzem de çok gecikiyor, uyuyakalmışım yeniden.


Telaffuz : uyuya'kalmak

uyuyan yılanın kuyruğuna basmak
Anlamı:

1. kötü bir kimsenin yeni bir kötülük yapmasına fırsat vermek


uyuyuş
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyuma işi


uyuyuverme
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyuyuvermek işi


uyuyuvermek fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Çabucak uyumak

Örnek:

1. Hasan kocaman gözlerini dikti pırıldayan yıldızlara, ansızın uyuyuverdi.

1. Hasan kocaman gözlerini dikti pırıldayan yıldızlara, ansızın uyuyuverdi.

2. İstemediği hâlde uyuyakalmak


Telaffuz : uyuyu'vermek

uyuz

İlgili Kelimeler:

uyuz böceği, uyuz ilacı, uyuz merhemi, uyuz otu, uyuz sineği

Anlamı:

1. isim , isim , tıp , tıp , isim , isim , tıp , tıp , Uyuz böceğinin, üst derinin altına girerek yaptığı kaşındırıcı, bulaşıcı bir deri hastalığı

2. sıfat , sıfat , tıp , tıp , sıfat , sıfat , tıp , tıp , Bu hastalığa tutulmuş olan

Örnek:

1. Uyuz köpekler gibi ne arkadan geliyorsun?

1. Uyuz köpekler gibi ne arkadan geliyorsun?

3. sıfat , sıfat , argo , argo , sıfat , sıfat , argo , argo , Düşük nitelikli, değersiz (mal)

4. argo , argo , argo , argo , Hoşlanılmayan, sevimsiz kimse

5. Parası olmayan, züğürt kimse

6. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Hareketli, canlı olmayan, uyuşuk, pısırık, miskin kimse

Örnek:

1. Bu uyuz, can acısından bağıracaktı, ağzı açıldı ama sesi çıkmadı.

1. Bu uyuz, can acısından bağıracaktı, ağzı açıldı ama sesi çıkmadı.


uyuz böceği
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Uyuz böceklerinden, uyuz hastalığına yol açan örümceğimsilerden bir tür (Sarcoptes scabiei)


uyuz böcekleri
Anlamı:

1. isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , isim , isim , hayvan bilimi , hayvan bilimi , Memelilerde ve kuşlarda asalak olarak yaşayan, uyuz hastalığına yol açan böcekler familyası


uyuz etmek
Anlamı:

1. teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , teklifsiz konuşmada , sinirlendirmek

Örnek:

1. Ne söyleyeceksen söyle Allah aşkına, uyuz etme insanı.

1. Ne söyleyeceksen söyle Allah aşkına, uyuz etme insanı.


uyuz ilacı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Uyuz hastalığına karşı koruyucu olarak kullanılan bir ilaç türü